Kadınların biat şekli


Kadınların biat şekli
Yukarıda belirttiğimiz gibi, kadınların biatı değişik şekillerde yapılmıştır. Tespit edebildiğimiz kadarıyla kadınların biatı şu usullerle olmuştur:


Sözlü olarak:

Hz. Aişe (r.ah) şöyle demiştir: Rasulullah (s.a.v), kadınlardan sözlü olarak biat alıyor ve biat esnasında ayeti kerime de geçtiği gibi şu amelleri yapmayı şart koşuyordu:

“Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmayacaksınız.

Hırsızlık yapmayacaksınız.

Zinâ etmeyeceksiniz.

Çocuklarınızı öldürmeyeceksiniz.

Kimseye iftira etmeyeceksiniz.

Hayırlı bir işte peygambere isyan etmeyeceksiniz.789 


Rasulullah’ın (s.a.v) eli, mahremi olan kadınlar hariç hiçbir kadının eline değmedi.”790

Rukayka’nın kızı Ümeyme (r.ah) anlatıyor: Medineli bir grup kadınla Rasulullah’ın (s.a.v) huzuruna giderek:


-Ey Allah’ın Rasulü!.. Hiç bir şeyi Allah’a şirk koşmayacağımıza, zina etmeyeceğimize ve kimseye iftirada bulunmayacağımıza ve dinî emirlere karşı gelmeyeceğimize dair sana biat ediyoruz, dedik. Rasulullah (s.a.v) da:
-Gücünüzün yettiği kadar!.. buyurdu, biz:

-Allah ve Rasulü bize, bizden daha şefkatlidir. Müsaade buyurun da elinizden tutup biat edelim, ya Rasulellah! dedik. Efendimiz (s.a.v):

-Ben kadınlarla musâfaha etmem! Benim yüz kadına söyleyeceklerim, bir kadına söylediğim gibidir, buyurdu.791

Bu hüküm değişmez. Bir peygamber, ümmeti olan kadınlarına karşı böyle davranıyorsa diğer insanlar için konu daha önemlidir. Bu insanın sıfatı ne olursa olsun hükmü değiştirmez. Bu yüzden hiçbir mürşit, kadın bir müridinin elini tutarak biat alamaz.



Elin üzerine bez sararak:

Kaynaklara göre, Rasulullah (s.a.v) kadınlara biat verirken eline bir bez sarmış ve kadınlar onun üzerine ellerini koyarak biat etmişlerdir.792



Kaptaki suya el batırmak suretiyle: 

Rasulullah (s.a.v) Medine’ye hicret edince, müslüman kadınlar kendisine gelerek:


-Ya Rasulellah! Erkeklerimiz sizinle biat ettiler. Biz de sana biat etmek istiyoruz!” dediler.
Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v) kap içinde bir miktar su istedi. Elini suya batırdı; sonra onu kadınlara verdi. Onlar da teker teker ellerini suya batırdılar. Söylenen sözleri tekrar ettiler. Bu şekilde biat yapmış oldular.”793

Bu uygulama onlarla musâfaha gibi oldu.794

Müslüman kadınlar bunu Rasulullah (s.a.v) Efendimizle bereketlenmek için istemişlerdi. İstekleri kabul edildi. Biatın bu şekilde uygulanmış olması, şüphesiz kadınlar arasında işin öneminin daha iyi anlaşılmasına vesile oluyordu. Kalpler ayrı bir huzura kavuşuyordu.



Kapı arkasından sözlü olarak:

Ümmü Atıyye (r.ah) anlatıyor: Rasulullah (s.a.v), Medine’ye geldiğinde Ensar kadınlarını bir evde topladı. Ömer b. Hattab’ı (r.a) vekil olarak bize gönderdi. Hz. Ömer (r.a) bulunduğumuz evin kapısına gelerek, bize selam verdi. Biz de selamına karşılık verdik. Sonra bize:

-Ben Rasulullah’ın (s.a.v) size gönderdiği elçisiyim, dedi. Biz de:

-Rasulullah’a (s.a.v) merhaba!.. Rasulullah’ın (s.a.v) elçisine merhaba!.. dedik. Ömer (r.a.):

-Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmayacağınıza, hırsızlık yapmayacağınıza ve zina etmeyeceğinize dair söz verin, biat edin, dedi. Biz:

-Evet dediklerini kabul edip, biat ediyoruz, dedik.


Hz. Ömer kapının dışından bize doğru elini uzattı. Biz de evin içinden onun tarafına doğru ellerimizi uzattık. Hz. Ömer:
-Allah’ım şahit ol, dedi.795



Kadın vekil tayin etmek suretiyle: 

Rivayet olunduğuna göre Rasulullah (s.a.v), Mekke’nin fethi gününde biat alırken, kadınlardan biat almak üzere bir kadın görevlendirmiş ve bu görevli kadın onlardan Rasulullah (s.a.v) adına biat almıştır.796

Bu olayı Muhammed b. el-Münkedir nakleder:797

İmam Maverdî ve müfessir el-Bursevî bu kadının, Hz. Hatice’nin kız kardeşi ve Hz. Fatıma’nın teyzesi Ümeyme (r.anha) olduğunu naklederler.798

Ebu Bekir İbnu’l Arabî ise bunun zayıf bir görüş olduğunu belirtir.799

Bu konuda en muteber uygulama, kadınlarla sadece sözlü biatın yapıldığıdır. Ancak günümüzün ihtiyaçlarına göre bu uygulama, amel etmek isteyenlere; kadın cemaatine bir kadın görevli ile bazı konuları öğretmek ve tatbik ettirmek isteyen mürşitlere uygulayabilecekleri bir usul mümkün görünmektedir.

Çünkü İslâmî tebliğde asıl olan, tebliğin en uygun ve en faydalı biçimde yapılmasıdır. Vekil tayin etmek suretiyle (vekâlet) her konuda olabileceği gibi, bir veya birkaç meselede de olabilir.

Burada önemli olan, bir kadının Hz. Peygamber’e (s.a.v) vekâleti umum manada ve bütün işlerde değildir. O, önceden belirlenmiş özel bir duruma hastır. Bu da caizdir.


Bütün mümin kadınlar, dini başkalarına öğretme ve tebliğ etme konusunda, erkekler gibi Efendimizin (s.a.v) vekili, görevlisi ve yardımcısı sayılırlar.


Ortaya bir bez parçası uzatmak suretiyle:

Rivayet edildiğine göre, Rasulullah (s.a.v), kadınlardan biat alırken, bir ucu kendi elinde diğer ucu kadınların elinde olacak şekilde bir elbise (bez) parçası uzatarak biat yapmıştır.800


Share|

0 yorum:

Yorum Gönder

ÖZLÜ SÖZLER

Hayatını Neye Adadın? Gavs-ı Bilvanisî Abdülhakim Hüseynî k.s. şöyle der: “İhlâs, Alemlerin Rabbi olan Allah’ın emir ve hükümlerini sadece onun rızası için yapmak, bütün gücünü bunun için sarfetmektir. İhlâs, ilahî emirlere sebat göstermenin özüdür. İnsan kıymet verdiği ve düşündüğü şeye göre kıymet kazanır. Hayatını şöhret ve şehvete adayan kişinin sonu hiç kuşkusuz hüsrandır.”
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Özel Arama
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Toplam Sayfa izleme